Languishing, duygusal bir durumu anlatmak için kullandığımız ve Türkçe karşılığı “Duygusal Yorgunluk” anlamına gelmektedir. İlk kez 2002 yılında psikolog ve sosyolog Corey Keyes tarafından kullanılan bir kavramdır. Bu durum, bireyin kendisini enerjisiz hissettiği, hayata karşı ilgisinin azaldığı ve genel anlamda yaşamdan çok da zevk alamadığı dönemi tarif eder. Kısacası kişinin ne tam anlamıyla depresif ne de tam anlamıyla sağlıklı hissettiği bir durgunluk halidir. Bu durumu aşmak için bir uzmandan psikolojik destek almak, destekleyici sosyal ilişkiler kurmak, yeni hobisel alanlar oluşturmak veya ilgi alanlarına zaman ayırmak gibi çeşitli stratejiler belirlenebilir.
Languishing, genellikle kronik stres, belirsizlik, sosyal izolasyon gibi bir çok faktörün sonucu olarak ortaya çıkmış olabilir. Özellikle pandemi döneminde bir çoğumuz bu durumu deneyimlemiş olabiliriz.
LANGUISHING NEDİR?
Languishing, Latince’de “languere” kelimesinden gelen ve asıl anlamı rahatsızlık ve bitkinlik olan bir kavramdır. Duygusal ve zihinsel esenliğin tam karşıtı olarak da tanımlanabilen “duygusal yorgunluk” hem kişisel hem de ilişkisel zorlukların yaşanmasına neden olur. Duygusal yorgunluk “depresyon” kavramıyla çok fazla karıştırılır. Yaşanılan bazı semptomlar “duygusal yorgunluğun” depresyondan farklı olduğunu gösterir.
DEPRESYON VE DUYGUSAL YORGUNLUK (LANGUISHING) ARASINDAKİ FARK NEDİR?
Depresyon; genellikle bireyin kendisini üzgün hissetmesi ve umutsuzluk duyması durumudur. Duygusal yorgunluk ise kişinin bedenen dinlenmesine rağmen çoğunlukla yorgunluk hissetmesidir. Duygusal yorgunluk hisseden birisi, kendisini üzgün hissetmekten ziyade hayattan bıkmış ve gereğinden fazla bunalmış hisseder. Yüzünden çok ruhsal olarak çöküntü, genel boşluk hissi ve duygu eksikliği yaşanır.
bireyin kendisini iyi hissetmediği, stres ve kaygı gibi durumlarda kendini göstermez. Çoğunlukla durgunluk, hayata karşı hevessizlik, duygusal yorgunluğun ayırt edici belirtilerindendir. Depresyonda olan kişilerin yemek yeme ve uyuma yönünden olumsuz etkilenme söz konusuyken “duygusal yorgunluk” da bu söz konusu değildir. Duygusal yorgunluk yaşayan bir kişi, hayatındaki diğer sorumluluklarını yerine getirebilir ancak bunu yaparken bir anlam veya tatmin duygusu hissetmezler.
DUYGUSAL YORGUNLUK NEDEN OLUR?
Duygusal yorgunluk çok çeşitli nedenlerden dolayı ortaya çıkabilir. Yapılan araştırmalara göre, çevresel faktörlerin ve sosyal durumların daha fazla etkili olduğu gözlemlenmektedir. Aile içinde veya ikili ilişkilerde yaşanan sorunlar, duygusal yorgunluğun sebeplerindendir. Kişinin iletişim eksikliğinden kaynaklı birbirini anlayamaması ve anlaşamaması, kişinin kendisini yalnız hissetmesine sebep olur. Ayrıca verilen çabaların sonucu olumsuz veya karşılıksız olursa ruhsal olarak yorucu olabilir.
İş hayatında olan yoğun çalışma temposu ve fazla sorumluluk, duygusal yorgunluğun birincil nedenleri arasında yer alır. İş veya öze hayatında artan sorumluluklar kişinin hayatında yorgunluk ve bitkinlik alanlarını arttırabilir.
LANGUISHING (DUYGUSAL YORGUNLUK) BELİRTİLERİ NELERDİR?
Duygusal yorgunluk, depresyon veya anksiyete gibi bir ruh sağlığı sorunu değildir. Ancak benzer özellikleri gözlemlediğimiz bir duygu durum karmaşasıdır. Kişiden kişiye farklılık gösterse de “Duygusal Yorgunluğun” genel geçer belirtileri şu şekildedir:
- Durgunluk ve donuk ruh hali
- Enerji ve heyecan kaybı
- Normalden fazla motivasyon kaybı
- Duygusal zorluklar
- İş performansında gözle görünür düşüş
- Sosyal izolasyon
- Geleceğe karşı umutların azalması
- Zaman algısında zayıflama
- Karamsarlık
- Tedirginlik
DUYGUSAL YORGUNLUĞUN (LANGUISHING) ETKİLERİ NELERDİR?
Duygusal yorgunluğun belirtileri; sosyal, özel, iş ve okul hayatına etki eder ve bireyin genel yaşam memnuniyetini düşürür. Varoluşsal bir krize dönen bu durum, kişinin anlam arayışı ve hayatta hedeflere ulaşma konusunda zorluğa neden olur. Duygusal ve zihinsel olarak yorgun hissettiren Languishing, bireyin kendisini gergin hissetmesine ve negatif bakış açısı oluşturmasına sebep olur. Yoğun düzeyde yaşandığı zaman yaşanılan tedirginlik duygusu fiziksel rahatsızlıkları tetikleyebilir. Kas tutulmaları ve baş ağrıları fiziksel belirtilerin en başında yer alır.
Kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyen duygusal yorgunluk, dikkat eksikliği ve performans düşüklüğü gibi belirtileri tetikler. Sürekli olumsuz ruh durumunda olmak, kişinin kendisini ihmal etmesine ve zamanla benlik algısına zarar vermesine sebebiyet verirdi.
DUYGUSAL YORGUNLUKLA (LANGUISHING) NASIL BAŞA ÇIKILIR?
Duygusal yorgunlukla başa çıkabilmek için kişinin farkındalık ve öz bakım pratiklerini düzenli olarak yapması gerekmektedir. Duyguların tanınması ve fark edilmesi, bu noktada en önemli unsurdur.
Languishing sendromu ile başa çıkma yöntemleri şu şekilde sıralanabilir:
- Düzenli ve yeterli uyumak güne daha dinç başlamayı sağlar.
- Duygu ve düşünce farkındalığı oluşturmak önemlidir. Bazen yazarak, bazen de ses kaydı alarak kişinin kendisine kendisini hatırlatması gereklidir.
- Rutinlerimizi yenilemek veya küçük değişiklikler yapmak zihinsel olarak daha iyi hissettirecektir.
- Kişinin kendisine ait hobisel alanlar oluşturması ya da alışkanlıklarında yenilemeler yapması ona iyi gelecektir.
- Gereğinden fazla yalnız kalmayarak aile ve yakın arkadaşlarımıza vakit ayırmak gereklidir.
- Mutluluk hormonunu tetikleyecek durumlar oluşturmak
- Ev veya çalışma ortamında yapılabilecek dekoratif değişimleri yapmak motivasyonumuzu arttıracaktır.