KAYIP VE YAS

Her birey hayatı boyunca baş etmesi gereken sayısız olay ve sorunla karşılaşıyor ve bu sorunların çoğunun üstesinden gelebiliyor. Fakat bu olaylardan bazıları yaşamı, belirgin biçimde etkileyebiliyor. Sevilen birinin beklenmedik ölümü bu tip olaylardandır.

İnsan, yaşamın doğal akışı içinde kayıp ya da kayıp oluşturacak bir tehditle zaman zaman karşı karşıya kalabilmektedir. Kayıp konusunda, yakın bir ilişkinin sona ermesi, değer verilen ve sevilen bir kişinin kaybı, iş kaybı, organ kaybı, toplumsal kayıplar(deprem, yangın…vb) ve bazı değerlerin kaybı, verilebilecek örneklerden bazılarıdır.

Ölüm bir sona eriş olması ve geri dönülmezliği nedeniyle bireyin yaşadığı en acı veren bir somut kayıptır. Birey böyle bir kaybın ardından kendisini, güven ve bağlanma kaynaklarını yok eden; terk edilme, suçluluk, öfke gibi karmaşık duygularla belirli bir anlamsızlık ve boşluk içinde yalnız ve çaresiz hissedebilir. Yaşamın her döneminde bireyler, bir ayrılık ve kaybın ardından normal yas süreci ile yüz yüze kalır.

Yas, kayıp yaşayan bireyin yaşamının her alanını ilgilendiren çok boyutlu zor bir süreçtir. Ancak, bir hastalık değildir. Kayba karşı gelişen doğal bir tepkidir.

KAYIP VE YAS SÜRECİ AŞAMALARI

Kayıp ve yas süreci kişiye özel bir durum olsa da çoğu insanın geçtiği ortak aşamalar vardır. Bunlar; inkar, öfke, pazarlık etme, depresyon, kabullenme.

  1. İnkar: Bu aşama yas tutmanın ilk aşamasıdır. Hayat anlamsız hale gelir, şok ve inkar başlar. İnkar, benliğe acı verici olan durumdan kaçınmak için bilinçdışı kullanılan kaçınma durumudur. Kişi, bu aşamada, “Bu benim başıma gelmiş olamaz, neden ben gibi” ifadelerde bulunabilir.
  2.  Öfke: Bireyin kontrol edemediği duyguları başkalarını suçlayarak, saldırgan davranış göstererek hislerini kontrol altına alma girişiminde bulunma durumudur. Bu aşamada birey, beklenilen tepkiyi verememe, geçerliliği kanıtlanmamış tedavi yöntemlerine yönelme davranışı gösterebilir.
  3. Pazarlık etme: Bu aşamada birey anlaşmalar yaparak gerçeği değiştirme çabasına girebilir. Bu durum kabullenmenin başladığını göstermektedir.
  4. Depresyon: Bu aşama, kaybı yaşamanın acısını ve verdiği sıkıntıları içermektedir. Farkındalık düzeyi arttıkça yas düzelmeye başlar.
  5. Kabullenme: Ölüme ilişkin duyguların çözümlendiği aşamadır. Gerçeğin kabullenildiği, oluruna bırakıldığı, yeni yaşam sürecine uyum sağlanmaya başlanıldığı aşamadır.

YAS SÜRECİNDE VERİLEN TEPKİLER

Yas sürecinde bedensel, duygusal, ruhsal, bilişsel ve davranışsal tepkiler verilmektedir.

Bedensel Tepkiler: Baş ağrısı, göğüs ağrısı ve göğüste sıkışma hissi, boğazda düğümlenme, yutkunma güçlüğü, açlık hissi, bulantı, kusma, kabızlık veya ishal, nefes darlığı, çarpıntı, adet düzensizlikleri, kaslarda seyirme, gerginlik ve kasılmalar, uyku düzensizlikleri, iştah değişiklikleri, halsizlik ve yorgunluktur.

Duygusal tepkiler: Ölümü inkar etme, üzüntü, ağlama, özlem, öfke, sıkıntı, güvensizlik, tedirginlik, aklını yitireceği/delireceği korkusu, hayata karşı ilgi ve istek kaybı, hiçbir şeyden zevk alamama, hiçbir duygu hissedememe, geleceğe dair umutsuzluk ve karamsarlık, yalnızlık, çaresizlik.

Ruhsal tepkiler: Ölen kişinin hala yaşadığını, var olduğunu hissetme, sesini duyma, hayalini görme, hayat ve ölüm kavramlarını sorgulama

Bilişsel tepkiler: Ölen kişiyi ve ölümü düşünme/düşünmeye engel olamama, kendini suçlama, kendine kızma, pişmanlık, ölüm anını tekrar tekrar hatırlama, hatta çok canlı bir biçimde yaşama, kararsızlık, dikkatini toparlamakta zorlanma, bellek sorunları

Davranışsal tepkiler: Amaçsız bir aşırı hareketlilik, kendini tamamen başkalarına yardıma adayarak kaybın acısından kaçınma, insanlardan uzaklaşma ve görüşmek istememe, ölen kişinin eşyalarına, bulunduğu yerlere aşırı yönelme veya bunlardan uzak durmaya çalışma, mezara sık gitme veya gidememe, alkol veya ilaç kullanma, cinsellikle ilgili değişiklikler.

KAYIP VE YAS SÜRECİ TÜRLERİ

Kayıp ve yas süreci her kişide farklı olaylara sebep olduğu için üç şekilde tanımlanır.

Akut Yas: bir kişinin sevdiği birini kaybettikten sonra yaşadığı normal yas sürecidir. Kayıpların ardından yaşanan doğal bir süreçtir ve her bireyde farklı belirtiler gösterdiği gibi farklı tepkilere neden olur.

Karmaşık Yas: Doğal yas süreci 6 aydan uzun sürüyorsa ve birey sevdiği kişinin kaybını kabullenemiyor ve iş ya da sosyal hayatına dönemiyor veya olumsuz etkileniyorsa bu duruma karmaşık yas denir. Bu gibi durumlarda bazen kişiler suçluluk ve öfke gibi duygularla baş etmeye çalışır. Sevdiklerinin kaybından kendini sorumlu tutabilir.

Travmatik Yas: sevdiğimiz kişinin ani, beklenmedik ve özellikle kötü, korkunç bir olayla vefat etmesi sonucu olan yas sürecine denir. Bu gün yas sürecinde olan kişilerin psikolojileri ciddi derecede etkilenmektedir ve zaman zaman travma sonrası stres bozukluklarına kadar ilerlemektedir.

KAYIP VE YAS SÜRECİ NASIL ATLATILIR?

Yas süreci acılı, sancılı ve zor bir süreçtir. Bu sürecin atlatılmasında sizi seven, değer veren, desteği ile yaralarınızı sarmanızı sağlayacak kişilerle bir arada olmak her zaman iyi gelecektir. Çevrenizde bulunan insanları olabildiğince kendinizden uzaklaştırmamaya, size yardım etmelerine izin verin. Sizi anlayan ve iyi gelen kişilerle olmak daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır.

En önemlisi kendinizi güçlü göstermeye çalışmak ya da hiç üzülmememiş gibi davranmaya gayret etme eğilimin de olmayın. Ağlamak, üzülme istiyorsanız çekinmeden ağlayın. Üzülmek saklanması ya da yok sayılması gerekken bir duygu değildir. Gülmek, sevinmek, eğlenmek gibi doğal ve insanı insan yapan duyguların en başında gelir.

Acılarınızı içinize atmak, görmezden gelmek bedeninizi ve zihninizi aşırı derecede yorar ve yas sürecini atlatmanızı zorlaştırır.

acılarınız, duygularınız, düşünceleriniz konusunda konuşmaktan çekinmeyin. Eğer çekiniyorsanız da bir kâğıt, kalem alın ve duygularınızı düşünmeden içinizden geldiği gibi yazın. Fakat acınız bu evrede taze olduğu için okumayın. Sadece duygu boşalımını gerçekleştirmeye çalışın.

Her insanın acılarıyla baş etme şekli farklıdır. Bu nedenle de acınızla baş edecekken size zarar verecek olan uyuşturucu, alkol gibi zararlı maddelere başvurmamaya çalışın. Bu maddeleri kullanmak acınızı geçici süreyle hafifletir. Ama uzun vadede hem yas sürecinizi uzatır, hem de sizi ciddi zararlar verir.

Kayıp ve yas süreci uzun sürüyor, kendinizi sıkışmış hissediyorsanız lütfen bir uzmana başvurmaktan çekinmeyin. Etrafınızda bulunan kişilere anlatamayacağınız ya da tercih etmeyeceğiniz konuları sizi tanımayan ve objektif yaklaşan birine anlatmak size daha iyi gelecektir. Yas sürecini aşırı travmatize olmadan atlatabilmenizi sağlayacaktır.

KAYIP VE YAS SÜRECİNDE OLAN KİŞİLER İÇİN ÖNERİLER VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

  1. Birey yaşadığı travmadan kaynaklı kendisiyle ilgilenemiyorsa; beslenme, barınma, giyinme gibi temel gereksinimlerin karşılanması ve uyku düzeninin sağlanması kişi için önemlidir.
  2. Kendini güvende hissedeceği, yargılanmayacağı bir ortamın oluşturulması gerekmektedir.
  3. Kaybın gerçekliğini fark etmesi ve kabullenebilmesine yardımcı olmak için ölen kişi hakkında konuşmasını cesaretlendirmek gerekir.
  4. Kayıptan doğan üzüntü, acı, sıkıntı, öfke, çaresizlik gibi duygularını dile getirmesine izin vermek.
  5. Acıyı azaltmak için söylenen “Güçlü olmalısın”, “Hayat devam ediyor, “Yakında geçecek, bitecek”,“Çocukların için ayakta kalmalısın” gibi sözlerden kaçınılmalı, bunun yerine yaşanan duyguları içtenlikle anlamaya ve paylaşmaya çalışmak gerekmektedir.
  6. Yaslı kişiyle konuşurken kaybın gerçekliğini vurgulayan bir dil kullanmak çok önemlidir (Örneğin“Oğlunuzu kaybettiniz”yerine “Oğlunuz öldü ”demek. “Oğlunuz nasıl bir insandı” gibi di’li geçmiş zaman kullanmak).
  7. Kültürü ve inancı doğrultusunda cenaze ve sonrasındaki geleneksel törenleri yapabilmesine yardımcı olmak.
  8. Ölen kişi olmaksızın yaşayabilmek ve bağımsız kararlar alabilmek için var olan sorunları belirlemesine, farklı seçenekleri konuşmasına, baş etme yöntemlerini  öğrenmesinde yardımcı olunmalıdır.
  9. Yaşamıyla ilgili önemli değişikliklerin ani ve iyi düşünülmemiş kararların (örneğin taşınmak, işini veya şehir değiştirmek gibi) önüne geçmek gerekir.
  10. Aile, arkadaş, komşu gibi sosyal destek verebilecek kişilerle temasını güçlendirmek, gerekirse destek gruplarına ve ruh sağlığı hizmeti veren kişi veya kurumlara yönlendirmek.
  11. Yas sürecindeki olumlu etkileri dikkate alınarak çalışma yaşamına yönlendirmek, öğrencileri okula devam etmeleri için desteklemek, çalışmayanları, yaşlıları ve ev kadınlarını yeni ilgi ve uğraşı alanları bulmaları için teşvik edilmelidir.
  12. Yas sürecini ve tepkilerini tanımak, yasın zaman ve emek gerektiren bir süreç olduğu bilinmelidir.
  13. Yasın kişiden kişiye değişebilen bir süreç olduğunu bilmek, bireysel farklılıklara (örneğin aynı ailenin üyelerinin farklı şekilde tepki verebileceği) fırsat vermek gerekir.
  14. Alkol veya uyuşturucu madde kullanımı, kayıpla ilgili yerlerden kaçınma gibi baş etme yöntemlerini ele almak ve kişiyle bunları konuşmak.
  15. Yas sürecinin belirtilerin şiddetli olduğu, beklenenden uzun sürdüğü, kişinin günlük yaşamını, ilişkilerini etkilediği durumlarda bir uzmana yönlendirmek.
  16. Ölümün ardından ortaya çıkabilecek ruhsal bozukluklar (depresyon, kaygı bozukluğu, intihar düşünceleri ve girişimleri gibi) konusunda dikkatli olmak ve bir uzmana yönlendirmek.

Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir